Suriye’den Gelen Sığınmacılar Raporu Açıklandı

 Suriye’den İstanbul’a Gelen Sığınmacıları İzleme Platformu tarafından hazırlanan ve İstanbul’da yaşayan sığınmacıların sorunlarının irdelendiği Yok Sayılanlar; Kamp Dışında Yaşayan Suriye’den Gelen Sığınmacılar İstanbul Örneği raporu bugün kamuoyu ve basın ile paylaşıldı. Rapor Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, Hayata Destek Derneği, İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Merkezi, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Sosyal ve Kültürel Hayatı Geliştirme Derneği, İnsan Hakları Derneği İstanbul Devamı…

15 Sivil Toplum Örgütünden Ombudsman’a Başvuru

Engelli Hakları Ombudsmanı Atansın ve Engelli Hakları İnceleme Raporu Hazırlansın.

Türkiye’nin farklı illerinde faaliyet gösteren 15 sivil toplum Kamu Başdenetçili’ğine (Ombudsman) başvuruda bulundu.

Başvuruda Türkiye’nin BM Engelli Hakları Sözleşmesi’ne taraf olmasının üzerinden 4 yıl geçmiş olmasına rağmen halen sözleşmenin iç hukuka aktarılmadığı  ve sözleşme gereği kurulması gereken bağımsız izleme mekanizmasının oluşturulmadığı, ayrıca 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun’un kabul edilmesinden bu güne kadar ise 8 yıl geçmesine rağmen  halen engellilerin insan hak ve özgürlüklerinden diğer herkesle eşit fırsatlarla yararlanamadığının altı çizilerek;

Engelli hakları alanının özel bir alan olarak belirlenmesi ve sadece bu konuda çalışmak üzere bir kamu denetçisi (Engelli Hakları Ombudsmanı) ataması yapılmasını ve ülkemizde engellilerin insan hak ve özgürlüklerinden tam ve diğer herkesle eşit düzeyde yararlanmasının önündeki yasal, idari, kültürel ve toplumsal engellerin tespiti ve gerekli önerilerin oluşturulması için  inceleme raporu hazırlanması talep edildi. (daha&helliip;)

Milletvekillerine Anayasa’da Ayrımcılığa Göz Yummayın Çağrısı

Tüm milletvekillerine gönderdiğimiz kartlarda;  Irk, etnik köken, dil, din, dini inanış, renk, cinsiyet, cinsiyet kimliği, cinsel yönelim, yaş, engellilik, toplumsal statü, siyasi görüş ve benzeri  nedenlerle ayrımcılığa karşı insan haklarına gerekli ve etkin  korumanın sağlanması için çaba gösterilmesi talep ettik. Milletvekillerine yaptığımız çağrının tam metni aşağıdaki gibidir; Sayın Milletvekili Türkiye, Devamı…

Gezi Olayları Basın Açıklaması

Barışı Yakalamaya Çalışan Türkiye’de

Hükümet Polis Devleti Uygulamalarına Yargı Baskısına Son Vermelidir.

Dokuz gündür Türkiye’nin bir çok kentinde yapılan gösteriler, demokratik katılım kanallarının  yıllardır kapalı tutulduğu ve gerekli demokratikleşme adımlarının sürüncemede bırakılmasına toplumsal bir tepkidir.

Gösteriler ifade  özgürlüğünün ve toplantı gösteri hakkının kullanılmasıdır. İfade ve gösteri özgürlüğü  hakkı gerek iç hukukta gerekse Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde güvence altına alınmıştır.

Gösterilere yapılan polis müdahalesi  ise Türkiye’nin taraf olduğu insan hakları sözleşmeleri kriterlerine göre yaşam hakkını tehdit eden, devlet şiddetine dönüşmüştür.

Gösterilerde iki kişi yaşamını yitirmiş, yüzlerce kişi yaralanmış, binlerce insan sokakta polis şiddetine maruz kalmış ve gözaltına alınmıştır. Eylemlere katılanlara yönelik hukuksuz bir yargı baskısı işletilmektedir.

Türkiye, dokuz gündür İfade özgürlüğü, toplantı ve gösteri özgürlüğü, seyahat özgürlüğünün  güvenlik güçleri tarafından keyfi olarak ihlal edildiği bir tablo ile karşı karşıyadır. (daha&helliip;)

Suriyeli Sığınmacılar Raporu Basın Açıklaması

Göz Ardı Edilenler: İstanbul’da Yaşayan Suriyeli Sığınmacılar Suriye’de devam eden çatışmaların ikinci yılını  doldurduğu bu hafta Birleşmiş  Milletlerin paylaşmış olduğu rakamlardan görüyoruz ki; milyonlarca Suriye vatandaşı ülke içinde yerlerinden edilmiş, 1.1 milyondan fazlası ise ülkelerini terk etmek  zorunda  bırakılmıştır. Ve bu rakam hızla artmaktadır. Bugünün  rakamları  ile  %75’ini kadın  ve Devamı…

Türkiye: Yok Olma Tehdidiyle Karşı Karşıya Olan Anadiller Ülkesi

Tek dilli bir toplum yaratma politikaları ve anadili kullanmaya ilişkin yasaklamalar  bu ülkede farklı dillere sahip etnik grupların kendi dil ve kültürlerini yaşatmasına izin vermiyor. Dilleri evlerin dört duvarı arasına  hapsetme politikaları yok olmalarının başlıca nedeni.

Unesco’nun tehdid altındaki diller atlasına göre 1990 yılından bu yana

Türkiye’de üç dil kayboldu

Kapadokya Yunancası, dünyada da son derece tehlike altında.

Diyarbakır Lice’deki Kamışlı köyünde konuşulan Mlahso da kayboldu. Suriye’ye göçen köylülerden İbrahim Hanna’nın 1995’te ölümüyle bu dil de öldü.

Ubıhça Tevfik Esenç’in 1992’de ölmesiyle kayboldu. (daha&helliip;)

Irkçı Nefret ve Ayrımcılık

“Ötekilere” Yönelik Irkçı Nefret ve Ayrımcılık Etki̇n Soruşturmadan Azade Türkiye’de hiçbir idari ve adli makam “ötekilere” yönelik ırkçı nefret ve ayrımcılık içeren haberler/ yayınlar karşısında harekete geçmiyor. Söz konusu Türklük, Sünnilik ve Müslümanlık olduğunda hemen işlemeye başlayan devlet ve adalet çarkları   Ermeniler, Aleviler, Kürtler, Rumlar, Yezidiler, Süryaniler, Romanlar, Araplar Devamı…

Ayrımcılığa Göz Yummayın!

Ayrımcılık  ve nefret söylemi birbirini beslemeye devam ediyor.   Yeterli yasal güvencelerin yokluğu ve adli mercilerin bu suçları etkili yollarla soruşturmaması ayrımcılığı ve nefret söylemini gündelik olağan pratikleri haline getirmiş durumda. En son yaşanan ve kamuoyuna da yansıyan iki olay, TBMM’nin vakit kaybetmeden  ayrımcılık ve nefret söylemi ile ilgili insan hakları standartlarına uygun ve etkin olarak uygulanacak bir yasal düzenleme yapmasının gerekliliğini bir kez daha ortaya koymuştur. (daha&helliip;)

Engelliler İçin Emsal Olacak Karar

Oy kullanamayan engelliye tazminat Geçtiğimiz yıl yapılan 24. Dönem Milletvekilli Seçimlerinde sandık seçmen listeleri yapılırken gerekli tedbirlerin alınmaması nedeniyle oyunu kullanamayan ortopedik engelli Süleyman Eryiğit’in Yüksek Seçim Kurulu aleyhine açtığı manevi tazminat davası sonuçlandı. Mahkeme, YSK’nın, davacı Eryiğit’e yasal faiziyle birlikte 5 bin TL manevi tazminat ödemesine hükmetti. Karar, bundan sonra Devamı…

Sayın Cumhurbaşkanı’na Açık Çağrı, Onaylamayın.

Sayın Cumhurbaşkanı Onaylamayın.

Bu Madde Anayasa’nın Eşitlik İlkesi ve BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin Açıkça İhlal Edilmesidir!

 

2005 yılında çıkarılan 5378 sayılı Özürlüler Ve Bazi Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapilmasi Hakkinda Kanun’nun geçici 2 ve 3. maddeleri ile tüm kamusal alanların ve şehiriçi toplu taşım araçlarının engellilerin erişimine uygun hale getirilmesi  için 7 yıl sure tanınmıştı.

Bu sürenin dolmasına sayılı günler kala TBMM’de 302 sıra sayılı kanunun görüşülmesi sırasında verilen bir önerge ile 7 yıllık süre 10 yıla uzatıldı.

Süre uzatma teklifi  kadın, çocuk, engelli ve insan hakları alanında çalışan 138 sivil toplum örgütünün karşı çıkmasına, TBMM’de  grubu bulunan dört siyasi partinin grupbaşkanvekilleri ile yapılan görüşmelere ve tüm muhalefet partilerinin hayır oyu vermelerine rağmen   iktidar partisi milletvekillerinin oyları ile kabul edildi. (daha&helliip;)